“İyi şanslar,” diye fısıldayan Malvel’in sesi, bir yarasanın kanadı kadar soğuktu. “Sen ve çapulcu takımın öyle şeylerle karşılaşacaksınız ki şansa ihtiyacınız olacak...”
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Altın zırhın iki parçası elimizde Malvel!” diye bağırdı Tom.
“Pençeyi yendik! Seni bulup Aduro’yu kurtarmamıza az kaldı. O zaman hiçbir şey yapamayacaksın işte!”
“Bir sonraki Canavar Soltra ile karşılaştığında, kendinden bu kadar emin olamayacaksın,” dedi Malvel.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
“Örme zırh Tom!” dedi Elenna. "Artık senin!”
Örme zırhı giydiğinde, üzerine tam oldu. Tom, göğsünün üstünde zırhın sihirli etkisini hemen hissetmişti, ayrıca zırh bir tüy kadar hafifti. Yorulmuş kasları, enerjiyle dolmuştu. Kendini bir aslan kadar cesur hissediyordu artık.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Ferno tiz bir çığlık atınca, Tom, yukarı baktı. Ejderha, Kara Ormandan geriye kalanların üstünde geniş kanatlarını çırpıyordu.
“Teşekkür ederim Ferno,” diye fısıldadı Tom.
Ejderha tekrar çığlık attı. Tom’un hiçbir zaman unutmayacağı tatlı ama vahşi bir çığlıktı bu. Tom onu izlerken ejderha uçarak uzaklaştı. Kısa bir süre sonra Ferno, ufukta siyah bir noktacık haline gelmişti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Deniz Yılanı Sepron’un yardımı olmasaydı Canavar Ahtapot Zepha’dan altın miğferi alamayacaktı. Canavarlardan birini yardıma çağırmanın vakti gelmişti. Üstelik Tom, bu sefer hangi canavara ihtiyacı olduğunu çok iyi biliyordu. Aklına gelen düşünce onu hem heyecanlandırmış hem de dehşete düşürmüştü. Çünkü yardıma Avantia’nın en görkemli Canavarını çağıracaktı.
Ateş Ejderhası Ferno.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Aduro’nun haritasındaki altın noktanın neden garip bir biçimde hareket ettiğini artık anlayabiliyordu. Çünkü örme zincir zırh Pençe'nin üzerindeydi.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Her şey buraya kadardı. Kaçacak bir yer kalmamıştı.
Kara Orman’dan sağ çıkamayacaktı!
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu
Pençe, dev bir maymundu. Göğsünün genişliği, neredeyse Fırtınanın uzunluğu kadardı. Kolları ve bacakları ise etraftaki bazı ağaçların gövdesinden bile daha kalındı. Dalların arasına oturmuştu. Yılan gibi uzun kuyruğunun ucunda, tırnağa benzeyen ölümcül bir pençe vardı. Korkunç bir yaratıktı.
Simsiyah uzun tüylerle kaplı kolları ve bacakları, tehlikeli pençeleri vardı. Yüzü de siyah tüylerle kaplıydı ama yassı burnu tüysüzdü. Uzun dişlerinden salyalar süzülüyordu. Vahşi bakışlı sarı gözlerini Tom’a dikmişti.
Beyaz Balina YayınlarıKitabı okudu